Malum yaz geldi çevremizde düğünler de artış göstermeye başladı. Elbette sadece düğünler değil bu arada her ne kadar istenmese de boşanmalar yaşanmıyor değil. Evlilik gerçekten bir kumar işi sanırım. İnsan evleneceği insanı, geçmişini ve ailesini ne yazık ki seçemiyor. Siz evleneceğiniz kişiyi istediğiniz kadar iyi tanıdığınızı düşünün ama işler bir çatı altına girince değişir. Bu konuya değinmek için sizlere yakın zamanda çevremde yaşanan bir olaydan örnek vermek isterim. Belki bu yazımı okuyunca ilişkinizi bir kez daha gözden geçirme isteği duyabilirsiniz. Kısaca bu yazım evleneceklere tavsiye niteliğinde bir hikaye diyebilirim…
Nasıl Başlarsa Öyle mi Devam Eder?
Hani can ciğer dostum deriz ya onun gibi bir tanıdığım var. İyisini kötüsünü bildiğim acısını tatlısını yaşadığım bir dost. İşte o arkadaş 4-5 yıl önce bir kız ile tanıştı. Tabi o kız o zamanlar öğrenciydi. İlişikleri ilerledi ve evliliğe kadar geldi. Okul bitmesine yakın çocuk kızın ailesi ile tanıştı. Elbette garibim ne ile karşılaşacağını bilmeden gitti kızın ailesinin evine… İlk izlenim hoş bir baba ve tuhaf bir anası olduğu yönündeydi. Zamanla zaten bu izlenimin doğru olduğunu kanıtladı. Hani derler ya herkesi kendi gibi bilirsen kaybedersin. Bizim arkadaşta onun gibi bu ilişki için her yolu denedi. Kız, çocuğun ailesini kabullenemedi. Çocukta kızın annesini kabullenemedi. Bir türlü sevemedi. Hatta nişanlılık döneminde kadının “Ben yaşamadım, kızım yaşayacak” sözüne takarak o zamandan beri sevmedi kaynana olacak kadını.
Bunlar bir şekilde evlendiler. Kız mutlu olmadı çünkü istediği gibi düğünü olmadığını söyleyip durdu. Elbette arkadaş elinden geleni yaptı ama yine de yaranamadı. Sonuçta arkadaşım elindeki birikimi ile düğününü yaptı hem de iki farklı şehirde. Kız yüksek lisansını yapmak istedi ve arkadaş neden olmasın dedi. Hem sonra ileride sen okutmadın demesin diye ona tamam dedi. Ancak bölümü devlette yoktu. Bu nedenle özele gitmesi gerekti. Bu durumda ise düğünde toplanan takıları kızın okuluna peşinat verdiler. Sonrasında ise taksitle ödediler. Peki ya sonra…
Evleneceklere Tavsiyem: Bunları Kim Hak Eder ki!
Bir taraftan arkadaş merak ediyor iyi güzel bu kız okuyor da yarın bizi beğenmez diye düşündüğü zamanlar da olmuyor değildi. Diğer taraftan ise kızın sorunları olduğunu öğrendi. Durup dururken ağlıyor ve ne olduğunu sorduğunda geçmiş aklıma geldi diyor ve ne olduğunu tam söylemiyormuş. Yine benzer bir zamanda küçükken babasının arkadaşı tarafından taciz edildiğini söylemiş. Elbette arkadaş pek bir şey hissettirmemiş ama içine atmış ve o günden sonra kızı adeta her konuda serbest bırakmış. Ne derse her konuda sen bilirsin demeye başlamış. Bizim arkadaş halen bunu benden başka kimseyle paylaşmadı. Allah biliyor yeter diyor ama bence yetmez…
Tabi ki beklenildiği gibi kız okulunu bitirip işini eline aldı. Arkadaşın işleri bozuldu ve bir gün boşandılar. Ancak neden sorusunun cevabı halen yok. Boşanma sonrasın da ise çok sürmeden 4-5 ay sonra kız tesettürü de attı. Artık özgür bir kadın havasında yaşıyordur sanırım.
Bu Yazım İlginizi Çekebilir: Bencillik Evliliği Bitirir mi?
Suçlu Kim? Bunlar Kader mi Yoksa Koca Bir HİÇ mi?
Elbette arkadaşım sütten çıkmış ak kaşık değil ancak bunları da yaşayacak kadar kötü bir insan değil. Şimdi o kadın yüzünden evlilikten soğudu. Tüm kadınlara özellikle kapalılara artık farklı gözle bakıyor ve güvenmiyor. Arkadaşım gerçekten çok salak ki evden çıkarken sadece elbiselerini almış ve çıkmış. Bir de üzerine kadına mehir diye 10 bine yakın para göndermiş.
Oysa ilk ayrıldıklarında yani çocuk baba evine geldiği gün kız ona mesaj çekmiş ve altınların bir kısmını sana vereceğim neredeydi altınlar demiş. Neyse ki çocuğun aldığı bilezikler arabasının bagajındaymış ki onda kaldı. Hoş onlarına bozdurup bağışladı bir yere ya o ayrı bir konu.
Bir insan bu kadar mı kullanılır diye hep düşünüyor şimdi arkadaşım. Kızın taciz olayını babası bile bilmiyor veya biliyordu çocuğun haberi yoktu. Buna ek küçük yaştayken annesi ve babasının birbirleri arasında yaşadıkları çalkantılı ilişkide kızı çok etkilemiş. Kadın kendi hayatında yapamadıklarının kızının yapmasını istemiş ama işleri bu kadar kötü bir hale getirmişler.
Başından Belliymiş Aslında
Boşanma sürecinden sonra arkadaşım bir kaç kere gitti kızın ailesinin yaşadığı şehre ve kızın evine gitti. Gerçi görüşmemiş sadece izlemiş ve Allah’a havale ederek gelmiş geriye. Boşandıktan sonra öğrendikleri ise oldukça ilginç. Görüştüğü bir kaç komşusu “biz isteme gecesi ailenize demiştik, babası iyi ama annesi ile zor olur” diye… Sonuçta şaşırmadık demezler mi! Arkadaş bunları hep sonradan öğrendi tabi ki. Daha kızın bilmedi ve ondan sakladığı birçok şeyi de öğrendi. Artık o kızdan yani eski eşinden nefret ediyor. Allah’ın her günü onunla tanıştığı güne sayıyor…
Özellikle boşanmak istediği zaman kıza neden diye sorduğunda cevap alamaması, üstüne kıza karşı “ben huzurlu bir yuva ve seninle mutlu olmak istiyorum” dediğinde kızın verdiği cevabı… Kız bizim arkadaşa sen çok dar düşünüyorsun git bir memur ile evlen demesi… Bunların hepsi arkadaşın her anında her saniyesinde…
Şimdi kul hakkı var değil mi? Peki bu insana hak helal edilir mi? Doğal olarak ne kıza ne annesine arkadaşım hakkını helal etmedi ve etmesini sağlayacak bir durumda yok zaten. Tek söylediği bir zaman geleceği ve o zamanda o insanlardan değilse de onların sevdiklerinden bu ahın çıkacağı inancında. Hoş bana göre olan oldu herkes keyfinde desem o yine Allah büyük diyor ve bir gün benim içinde bulunduğum durumu anlayacak pişman olacak ki iş işten geçiş olacak diyor. Haksız da değil ama sonuçta dünya Sultan Süleyman’a kalmadı ki onlara kalsın değil mi?
Sonuçta size tavsiyem gerçekten evlilik düşünüyorsanız çok düşünmeyin siz ne yaparsanız yapın her şey olacağına varıyor. Siz en iyisi anın tadını çıkarın ve inanmayın, güvenmeyin sizi her seviyorum diyene… Yazımı beğendiyseniz sosyal medya hesaplarınız üzerinden paylaşabilirsiniz. Ayrıca güncel yazılarımdan haberdar olmak için abonem olabilir ve Facebook, Twitter ve Instagram gibi sosyal medya hesaplarımdan beni takip edebilirsiniz.